Çanakçı Mahallesi'nde yaşayan Sadeler, çocukluğundan beri hayatının bir parçası olan müzik sevgisini, hayvanlara taktığı çanları tek sıra halinde dizerek yaptığı enstrümanıyla farklı bir noktaya taşıdı.

Tapulu yerini tellerle çevirip trafiğe kapattı Tapulu yerini tellerle çevirip trafiğe kapattı

İstediği ses tonlarını çanlara yapıştırdığı çamur parçaları yardımıyla yakalayan Sadeler, çocukluğundan bu yana öğrendiği melodileri çanlara penseyle vurarak çalıyor.

AA-20231227-33286116-33286114-MUZISYEN_COBAN_KAVAL_YERINE_CAN_CALIYOR

Keçi yetiştiren Sadeler, AA muhabirine, müziğe ve çanlara olan ilgisinin çocukluk yaşlarda başladığını, zamanla kendisini geliştirerek çanlardan müzik yapmaya başladığını anlattı.

Çan tamiri ve çanlara akort yapmayı abisinden öğrendiğini dile getiren Sadeler, "Abim çan tamiri yapıyordu. Ben de nasıl tamir yaptığını merak ediyordum. Çanlara çamur yapıştırarak akort yapardı. Nerede tatlı sesi duyarsa orasını inceltirdi. Çan akordunu abimden öğrendim. Daha sonra ben de yapmaya başladım." dedi.

Yetiştirdiği bazı keçilere farklı sesler çıkaran çanlar taktığını belirten Sadeler, bu sayede kaybolan veya sürüden ayrılan keçinin rahatlıkla farkına vardığını söyledi.

Çan sesini dinlemeyi çok sevdiğini, fırsat buldukça çanlarla müzik yaptığını anlatan Sadeler, şöyle devam etti:

"Çanlarım benim için çok kıymetli, hem hayvanlarıma takıyorum hem de onlarla müzik yapıyorum. Daha önceden kaval çaldığım için de melodileri oradan biliyorum. İlk önce çanlarımın çamurla akordunu yapıyorum. Daha sonra da istediğim melodileri çanlara pense ile dokunarak çalıyorum. Çan sesi beni rahatlatıyor, hayvanlarla vakit geçirmek beni dinlendiriyor."

Sadeler, klarnet, saz, org gibi farklı müzik aletlerini de çalabildiğini fakat çan sesleriyle oluşturduğu melodilerin kendisi için ayrı bir anlam taşıdığını vurguladı.

Çanlara olan merakı ve çan sesleri nedeniyle ailesinden eleştiriler de aldığını da anlatan Sadeler, buna rağmen çan sevdasından vazgeçemediğini sözlerine ekledi.

Kaynak: Anadolu Ajansı