Trakya Üniversitesi (TÜ) Mimarlık Fakültesi tarafından düzenlenen "Edirne Açık Hava Amfisi Geleceğin Mimarlarını Yetiştiriyor Kültür Mirası" Çalıştayı kapsamında Türkiye ve Batı Trakya'dan mimarlık öğrencileri Edirne'nin tarihi ve kültürel yapılarını gezdi.
Bu yıl "Risk altında kültür mirası" temasıyla düzenlenen çalıştaya Türkiye ve Batı Trakya'dan 40 mimarlık öğrencisi katıldı.
Geleceğin mimarlarının yetişmesine katkı sağlamak amacıyla Dr. Öğr. Üyesi Banu Gökmen Erdoğan ve Dr. Tuba Hatipler Çibik koordinatörlüğünde düzenlenen çalıştay kapsamında, teknik geziler, kültürel miras ve risk konularında alanında uzman akademisyenlerin seminerleri ve atölye çalışmaları gerçekleştirilecek.
Katılımcılar, teknik gezilerin ilkine Selimiye Meydanı'ndan başladı. Camide ve meydanda incelemede bulunan öğrencilere, TÜ Mimarlık Fakültesinden Dr. Öğr. Üyesi Esin Benian tarafından bilgi verildi.
Osmanlı döneminin Edirne'deki en önemli çarşılarından Selimiye Arastası'nı da gezen öğrenciler, çarşının ortasındaki dua kubbesini inceledi. Dr. Tuba Hatipler Çibik, burada dua ritüeli ve mekan arasındaki ilişki hakkında öğrencileri bilgilendirdi.
Mimar adayları, Eski Cami, Bedesten Çarşısı, Üç Şerefeli Cami, Ali Paşa Çarşısı, Deveci Han, İtalyan Kilisesi, Makedon Kulesi ve Kaleiçi semtindeki sivil mimari örneklerini gezme fırsatı yakaladı.
Öğrencilere Kaleiçi bölgesinde yer alan ve risk altındaki mimarlık örnekleri hakkında detaylı bilgiyi Dr. Öğr. Üyesi Tülay Canıtez aktardı.
-"Çok değerli yapılar var"
Batı Trakya'dan gelen Ece Molla Sallatif, AA muhabirine, Edirne'yi çok beğendiğini söyledi.
Edirne'nin Osmanlı'ya başkentlik yapmış önemli bir şehir olduğunu anımsatan Sallatif, "Kültürel miras açısından birçok önemli esere sahip. Çok değerli yapılar var. Edirne tarihi açıdan apayrı bir şehir. Herkesin gelip görmesi, Osmanlı döneminden kalan esintilerin tadına varması gerekli." dedi.
İzmir'den gelen Ahmet Efe Özgen ise kentteki tarihi yapıların özgün şekilde korunduğunu gözlemlediğini belirterek, "Edirne, bir mimarlık öğrencisinin isteyebileceği her şeye sahip bir şehir. Kültürel mirası ve yapıları tarih kokuyor." ifadelerini kullandı.
Muhammet Baran Gürbüz de çalıştayın mesleki açıdan kendilerine önemli katkılar sağladığını kaydetti.
Çalıştay, 16 Ekim Pazartesi günü atölye gruplarının sunumları, sergi ve kapanış programıyla sona erecek.