CHP Tekirdağ Milletvekili; TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Üyesi Nurten Yontar, Mecliste görüşülerek kabul edilen ve kamuoyunda Fahiş Fiyatlar olarak bilinen Kanun Teklifi’ni eleştirdi.
Kanun teklifinin amacının fahiş fiyatlarla mücadele etmek olduğunu ancak artışlarının sebebinin AK Parti’nin yönetim anlayışından kaynaklandığını söyleyen Yontar, şöyle devam etti:
“Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü tarafından derlenen verilere göre dünya çapında gıda fiyatları 2024 mart ayında yıllık yüzde 7,7 gerilerken, aynı dönemde Türkiye'de yıllık gıda enflasyonu ise yüzde 70,5 olarak kaydedilmiştir. Şimdi siz buna neden olarak da her zamanki gibi yine dış güçleri bahane edersiniz.
Bugün markette en kötü beyaz peynirin kilosu bile 250 liranın, sütün litresi 40 liranın üzerinde. Sütteki oyunu kutuların üstüne bakınca görüyorsunuz. Yüzde 1 yağlı, yüzde 3 yağlı, yarım yağlı, tam yağlı. Oyun içinde oyun.
Asgari ücret 17 bin lira. Açlık sınırı ise 17 bin 725 lira. Asgari ücretli bir ailenin sadece karnını doyurmak için ekstradan 725 liraya ihtiyacı var. Vatandaşlarımızın Mili Gelirden aldığı pay her geçen gün azalıyor. Yoksul daha da yoksullaşıyor. Gençlerimiz gelecekten umutsuz. Artan kiralar ve geçim sıkıntısı onları zorunlu olarak aile büyüklerinin yanına taşınmaya zorlamakta”
Nurten Yontar, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ekonomik sebepler boşanmaları ve intihar vakalarını arttırmakta. Piyasada çekler, senetler ödenemez halde. Oturduğunuz iktidar koltuklardan bunları görmeseniz de bunlar halkın gerçekleri olarak karşımızda duruyor.”
“Gıda enflasyonunun arkasında uygulanan, tarım ve ticaret politikası, yanlış faiz ve ithalat politikası, yanlış teşvik ve eksik desteklemeler ile kapsamlı olarak hazırlayıp meclise bir türlü sunulamayan Hal ve Perakende Ticaret Kanunu’nun olmaması yatıyor” diyen CHP’li Vekil, şunları kaydetti:
“Enflasyonda düşüş ve sürdürülebilir bir büyümeyi yakalayabilmenin yolu sadece gıda fiyatlarını dizginleyebilmekten geçmiyor. Gıdanın yanı sıra ulaşım, konut, yeme-içme, konaklama, sektörlerindeki yüksek fiyat artışlarının da önüne geçilebilmesi gerekiyor.
Bunun içinde; Çiftçiyi, besiciyi, yatırımcıyı, üreticiyi ve esnafları odağına alan, refahı ve geliri adaletle paylaşan bir üretim modeline ihtiyacımız vardır. Ekonomimizi 22 yılda batık duruma getiren iktidar; saraya, lüks uçak ve araç filosuna,
geçilmeyen köprülere, uçulmayan havalimanlarına, yandaşlara ve faiz lobilerine,
kamu özel iş birliği gibi garanti kapsamındaki projelere destek vermiştir.”
“Enflasyonun, ekonomik krizin, yoksulluğun ve işsizliğin en üst seviyelere çıktığı bu dönemlerde fırsatçılık, vurgunculuk ve stokçuluk gibi gayri ahlaki durumlarla başa çıkmanın yöntemi kanuni düzenlemelerin yanı sıra toplumsal ahlakın temellerinin güçlendirilmesinden de geçmektedir” diyen Yontar, “Eskiden bu topraklarda ne kadar güzel bir Ahilik Kültürü vardı. AKP iktidarı bu toplumun ahlaki değerlerini de yerle bir etti.
Konfüçyüs’ün ‘İnsanları yasa ve ceza ile yönetirseniz, onlar bir daha yanlış yapmayacaklar, ancak şeref ve utanma duygularına da sahip olmayacaklardır. Ancak insanları erdemle ve ahlak kuralları ile yönetirseniz, o zaman onlar hem utanma duygusuna sahip olacaklar hem de doğruyu yapmaya çalışacaklardır’ söyleminden herkesin gereken dersi çıkarması gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
