Trakya’nın İstanbul’dan sonra en büyük ikinci yerleşim yeri olan ve önemli sanayi merkezleri arasında yer alan Tekirdağ’ın Çorlu ilçesi, hafta sonu kimyasal kokuya teslim oldu. Nefes almada zorluk yaşanan bölgede, vatandaşlar sosyal medyadan tepki göstererek, Cimer ve  ALO 181’e şikayet edilmesi yönünde çağrıda bulundu.
12 Temmuz Cuma gecesi açığa çıkan ve hafta sonu belli aralıklarla devam eden koku, bölgede yaşamı zorlaştırırken, vatandaşlar, sosyal medyadan tepkilerini dile getirerek, yetkililere seslendi.
Çorlu’nun adeta gaz odası olduğu belirtilen paylaşımlarda; “her yer zehir, insanlar ölüm soluyor” ifadeleri yer alırken, hava izleme cihazlarının da bölgede etkin çalışmadığına dikkat çekildi.
ALO 181 ve Cimer’e şikayetlerde bulunulması yönünde çağrıda bulunulurken, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkililerinin ise sessizliğinden rahatsız olunduğu kaydedildi.
Özellikle mesai saatleri dışında, denetimlerin zor olabileceği zamanlarda açığa çıkan koku nedeniyle bölge sakinleri nefes almakta zorluk çekerken, evlerin pencerelerini dahi açılamaz duruma geldiği belirtildi.
Şimdiye kadar konuyla ilgili uygulanan idari para cezalarının duruma çözüm olmadığı bir gerçek… 
Tekirdağ Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ekipleri tarafından yılın ilk 5 ayında il genelinde yapılan denetimlerde toprağı, çevreyi, havayı ve suyu kirleten, ayrıca çevreye ağır koku yayan ve 'Çevre Kanunu'na aykırı faaliyette bulunduğu belirlenen, 79 tesise toplam 31 milyon lira idari para cezası uygulandı. Yine geçtiğimiz yıl ağustos ayında koku nedeniyle yapılan şikayetler üzerine, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ekiplerinin gerçekleştirdiği denetimlerde, havayı kirlettiği tespit edilen 7 firmaya 3 milyon TL ceza uygulanmıştı. Fakat sorun hala devam ediyor. 
Firmalar adeta, “Parası neyse veririz, ölüm saçarız. Havayı, suyu, toprağı kirletmeye devam eder, insanlara da nefes aldırmayız” diyor. 
Genzi yakan, pencerelerin dahi açılmasını engelleyecek boyutta yaşamı zorlaştıran, büyük bir sağlık ve çevre felaketine neden olan sorunun çözümü için daha fazla geç kalınmadan harekete geçilmeli…
Konuyla ilgili, geçtiğimiz aylarda yerel yönetimlerin, milletvekillerinin, akademisyenlerin ve sivil toplum kuruluşlarının bir araya geldiği bir toplantı gerçekleştirilmiş, zaman zaman da muhalefet milletvekilleri Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde konuyu gündeme getirmişti.
Söylemler, toplantılar dışında daha fazla zaman kaybetmeden faaliyete geçilerek, kesin çözümler uygulanmalı, önerilere kulak verilmeli…
Örneğin, Çorlu Kent Konseyi Çevre ve Sağlık Komisyonu Başkanı Murat Sevgi, kimyasal ve baca deşerjlarının anında müdahale ile yerinde tespiti için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın bölgeye yakın müdahale ekibi oluşturması gerektiğini yıllardır dile getiriyor.
İhbarları değerlendirmek adına günler sonra sanayi bölgelerini gezmekle bir sonuç alınabilmesinin imkansız olduğunu vurgulayan Sevgi, personel ve ekipman donananımı tam ekiplere ihtiyaç olduğuna dikkat çekerken, yetkililer ise idari para cezaları kesildiğini ve soruna ilişkin çalışma yürüttüklerini aktarıyor.
Artık, çözüm olmayan uygulamalardan bir an önce vazgeçilmeli… İnsan sağlığını, havayı, toprağı, suyu kirleten tüm faaliyetlere, sorumlulara ilişkin daha ağır yaptırımlar, cezalar uygulanmalı…