Kadınlar, toplumsal alandaki varlığına ilişkin mücadele ederken, erkek egemen kültürel hegemonya ile birlikte güvenlik  konusunda da ciddi problemlerle karşı karşıya kalıyor.

Giydiği kıyafetten,  bulunduğu yere, saate, nasıl davranması, gülmesi gerektiği, hangi meslekleri yapabileceği, çalıştığı kurumlardaki pozisyonlarına kadar müdahale edilen ve her alanda ikinci konumda yer alan kadınlar,  hayatın genelinde var olmak için hep bir mücadele ve yarış içerisinde olmaya çalışıyor....

Bu mücadelenin içerisinde ki en önemli detaylardan biri ise güvenlik... 

Sokakta neyle karşılaşacağına ilişkin tedirginlik içerisinde sosyal yaşamını sürdürmeye çalışan kadınlar, kendini güvende hissetmeme duygusu ile bazen sosyal alanlarını kısıtlıyor. Kendini güvende hissetmediği anlar ise çoğunlukta....Özellikle geceleri, çalışma hayatını yada sosyal hayatını güvensizlik çerçevesinde planlamak zorunda kalıyor...

Kadının bu endişesini ise  yine bir kadın fark etti... 

Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi'nin ilk kadın belediye başkanı Candan Yüceer, bu alanda bir çalışma yürüterek,  kadınlara durak yok uygulaması başlattı.

Çok basit ve küçük görülen fakat, kadınların toplumsal hayatta var olması için oldukça önemli olan bir çalışmayı hayata geçirdi...

Kadınlar, TEKULAŞ'a bağlı halk otobüslerinde, yazın 22.00'dan  sonra,kışın 21.00'dan sonra güzergah üzerinde istedikleri yerde inebilecek.

Toplu taşımada kadınlar için daha güvenli  ve konforlu ulaşım hedeflediklerini belirten Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı  Candan Yüceer , kadınlar için pozitif ayrımcılık ilkesinin, hayatın her alanında ve Tekirdağ’ın her yerinde hissedilmesi için uğraştıklarını ifade etti.Bu hedef doğrultusunda, kadınların hayatın her alanında daha güvenli ve konforlu yaşayabilmeleri için çalışmalara hız verileceğini kaydetti.

Söz konusu uygulama, şehirdeki kadınlar tarafından  da büyük bir beğeni ve mutlulukla karşılandı...

Aslında böyle bir uygulamanın beğeni ve mutlulukla karşılanması  çok hazin...

Kadının, güvenlik endişesi yaşamadan, korkmadan, özgürce sosyal hayatta var olması, yolda yürürken cinsiyetçi söylemlere maruz kalmaması, taciz edilme karkosu yaşamaması,  gece otobüsten indikten sonra evine gidene kadar telefonla konuşma ihtiyacı hissetmemesi, eve sipariş verdiğinde kuryeye karşı tek başına yaşıyormuş izlenimi vermemeye çalışması,  hastaneye gittiğinde  personeller tarafından bilgileri alınıp, taciz edilmemesi, iş yaşamında üst düzey yönetici pozisyonuna erişmek, cam tavanı aşmak için normalden daha fazla efor sarf etmemesi, erkek egemen dilin yok olması, toplumda kadına biçilen rollerin, kadını öteleyen  kültürel kodların aşılması, cinsiyet eşitliğinin var olması kadınlar için hayati önem taşıyor...


Başta  ülkeyi yöneten üst yönetimden, toplumun en temel yapı taşı olan aile kurumuna kadar bakış açısının, söylemlerin, kullanılan dilin dönüşmesi, kadının toplumsal alandaki konumu ve güvenliği açısından oldukça önemli...  

İstanbul Sözleşmesi'ni yok sayan ve kadını öteleyen, erkek egemen bir yönetimin olduğu bir süreçte,  zor olsa dahi mücadele devam ediyor...Bu mücadele kapsamında başaran kadınlar, cam tavanları aşıp,  üst pozisyonlarda yer alıp,  durak yok uygulaması gibi küçük çalışmalarla, kadının sosyal alanda var olmasına yönelik alanlar açıp, mücadeleyi devam ettiriyor.