İmar Kanunu’nun 18. maddesi kapsamında, yeşil alan, yol, sosyal tesis gibi kamusal alanlar için özel mülklerden, bedelsiz olarak kesintiler yapılıyor.
Süleymanpaşa Belediyesi tarafından da Kumbağ Mahallesi’nde 18 madde ve ortaklık düzenleme payı ile parselasyon çalışması yapılarak oluşturulan arsanın, ihaleyle satışa çıkarılmasına tedbir kararı getirildi.
Yeşil alan, yol, sosyal tesis gibi kamu alanlarının oluşturulmasında kullanılmak üzere İmar Kanunu’nun 18. maddesi kapsamında bedelsiz olarak özel mülklerden kesinti yapılan alanın, kamu ihtiyacı dışında kullanılarak, konut imarıyla satışa çıkarıldığı iddiası ile Süleymanpaşa Belediyesi’ne dava açıldı.
Süleymanpaşa Belediyesine ve özel bir şirkete ait arsaların bulunduğu alanda, İmar Kanunu’nun 18. maddesi ve düzenleme ortaklık payı ile parsalizasyon çalışması yapılarak oluşturulan yerlerin, kamu yararı için kullanılmadığını ileri süren Avukat Barış Bilge, mülk sahibi şirket adına dava açtı.
Kamu yararı için alınan yerlerin amaç dışı kullanımının hukuka aykırı olduğunu aktaran Bilge, İmar Kanunu’nun 18 maddesi uyarınca, düzenleme ortaklık payıyla ayrılan yerlerin başka amaçlarla kullanılması ve daraltılmasının yasak olduğuna değindi.
Konuyla ilgili görüştüğüm Bilge, özel mülkten kesilmiş olan kısımların, kamu yararı için kullanılmadığını dile getirdi.
Mülkiyet hakkının da ihlal edildiğini vurgulayan Bilge;
“Süleymanpaşa Belediyesi, kendi mülkiyetinde olan iki parseli de imar planına katarak, müvekkil davacı şirketten düzenleme ortaklık payı ve 18 uygulaması kapsamında kesmiş olduğu, 2 bin 371 metrekarelik alanı, Süleymanpaşa Belediyesi adına, 457/2 parsel olarak tescil ettirmiş ve parselin imar durumu, konut alanı olarak değiştirilmiştir. İmar Kanunu’nun 18.maddesi kapsamında terkin etmiş olunan ve ortaklık payı ile ayrılmış olan alanın, kamu hizmeti dışında, konut alanı olarak kullanılması hukuka aykırıdır Bu taşınmazın, kamu yararına kullanılmak yerine satılacak olması, mülkiyet hakkının da açıkça ihlal edilmesi anlamına gelmektedir” sözlerini paylaştı.
Davacı tarafla görüşmemin ardından durumla ilgili Belediyenin imar biriminden de süreçle ve iddialarla ilgili görüş aldım.
Süleymanpaşa Belediyesi tarafından yapılan açıklamada ise söz konusu özel mülk alanında tarla vasfından arsa vasfına geçiş yapılırken bırakılması gerekilen terkinlerin mülk sahibi tarafından bırakılmadığı, 18. madde kapsamında gerekli düzenlemelerin oluşturulduğu belirtilerek şu ifadelere yer verildi:
“Bölgede, Süleymanpaşa Belediyesine ait iki taşınmazın ve özel mülke ait olan iki taşınmazın yer aldığı alanda dört parsellik bir 18. madde uygulaması gerçekleştirilmiştir. Uygulama sonucu dört parsellik alandan iki parsel ortaya çıkmıştır. Bir tanesi Süleymanpaşa Belediyesine diğeri ise sahiplerine teslim edilmiştir.
Söz konusu şirkete ait parsellerde daha önce tarla vasfında olan alanın arsa vasfına çevrilirken arazi üzerinde kesintiler yapılarak park ve oyun alanları planlanmış. Tapuya kaydedilirken ise yüzde 7 oranında kesinti yapılmış ve mülk sahibi tarafından oyun ve park alanı terk edilmemiş.
Söz konusu şirkete ait parsellerde tarla vasfından arsaya geçerken yapılan kesinti yüzde 7 oranındadır. Düzenleme ortaklık payı (DOP) kesintisi ise yüzde 31 oranındadır. Yapılan 18. madde uygulamasında güncel DOP oranlarına ek olarak alınabiliyor. Yüzde 31’den yüzde 7 çıkarılarak, yüzde 24 kesinti yapılıyor. Bölgede ki güncel DOP oranı ise yüzde 45’e dayanıyor. Burada ise kesinti yüzde 30’larda kaldığı ve güncel kesintilere uyulmadığı görülüyor. Özel mülke sahip bir parsel yüzde 7 kesinti ile arsa vasfına geçiyor diğer parsel yüzde 45 kesinti ile arsa vasfına geçmiş oluyor. Aynı yerde yeşil donatı alanında kalan belediyenin iki taşınmazı mevcut. Bu parseller de 18. madde kapsamına alındığı için belediyenin alanda parselleri oluşuyor. Belediyeye ait park alanı ile söz konusu alan birleştirilmiş arka tarafta yer alan belediyeye ait olan alan park alanı olarak belirlenerek, diğer bölüm satışa çıkarılmıştır”
28 Kasım'da satışa çıkarılması planlanan söz konusu arsa tedbir kararı nedeniyle satışa çıkarılmamış.
Haberi düzenlerken her iki tarafı da dinleyerek, görüşlerine yer verdim ve olduğu gibi sundum. Dava konusu durumu inceleyip, değerlendirerek, karar verecek olanlar ise hakimler... Bunu yorumlamak bizlerin işi değil.
Fakat, bu durumun dışında; 18. madde kapsamında ülke genelinde birçok vatandaşın mağdur edildiği, parti ayrımı yapmaksızın, birçok belediyenin, maddi sıkıntılar nedeniyle kamulaştırma yapmamak için 18. madde kapsamında, özel mülklerden kesintiler yaparak, alanlar oluşturduğu ve hatta satarak gelir elde ettiği iddia ediliyor…
Bunlar birer iddia... Bu iddialara ilişkin ise hukukçular uyarıyor ve dava açılabileceğini belirtiyor.
Bunların dışında düşünülmesi ve sorulması gereken şeylerden en önemlisi, harcanan her bir kalem için vergisini ve vergisinin vergisini veren vatandaştan, yol, yeşil alan, sosyal tesis için özel mülklerinden ekstra kesinti yapılması...
Yapılsa dahi vatandaştan temin edilen bu kadar çok kesintiye, vergiye rağmen, vatandaşın yeterli hizmet alamaması...
Nitelikli şekilde yol, kentsel yaşam, sağılık, eğitim gibi birçok alanda vatandaş verdiklerinin karşılığını alabiliyor mu?