Şeriatı savunan Asrın Tok ve kendini agnostik olarak tanımlayan Diamond Tema’nın şeriat üzerine tartışmasında, Diamond Tema’nın sahih olarak kabul edilen ve Diyanet Başkanlığı tarafından da yayınlanan Buhari’nin kitabını kaynak göstererek, “peygamberinin 6 yaşındaki biriyle evlendiğine inanıyor musun?” sorusu, hakaret olarak tanımlandı ve hakkında yakalama kararı çıkarıldı.
Tema’nın halkı kin ve düşmanlığa tahrik ettiği dile getirilirken, Adalet Bakanı’n konuya ilişkin açıklamaları ise tepkiyle karşılandı.
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayınlanan ve sahih kabul edilen Buhari’nin kaynaklarından örnek göstererek, içerisine yorum dahi katılmadan sorulan bir soruya ilişkin, işlem başlatılması ve “peygamber efendimize yönelik İfade özgürlüğü sınırlarını aşan, karalayıcı ve çirkin ifadelerin kullanılması nedeniyle başlatılan adli soruşturmalardan rahatsız olanların yaptığı eleştiriler, haksız eleştirilerdir” açıklamasının,
Adalet Bakanı statüsünde yapılması tepkiye neden oldu.
Sorulan soruya ilişkin bu ülkede ki İlahiyat Fakültelerinde görev alan akademisyenler,  ülkenin Diyanet İşleri Başkanlığı’nın  cevap vermesi gerekirken,   farklı şekilde algı oluşturup, seviyeli  bir tartışma ve konuşma zemininin dışına çıkarak, linçleme girişimine girip, devletin kurumlarının da buna alet edilmesi ve Adalet Bakanın şahsi düşüncelerini, bakan statüsünde dile getirmesi çok acı....
Belli bir kesmin inandığı değerleri alenen aşağıladığı, halkı kin ve düşmanlığa tahrik ettiği gerekçesiyle linçlenen Tema’nın,  haklarına sahip çıkıp, şeriatı savunarak anayasal suç işleyenlere karşı tavır sergilemesi gereken Adalet Bakanının, tam tersi bir duruş sergilemesi, Cumhuriyetin temel ilke- lerine ve anayasaya karşı bir tutum...
Devletin kontrolünde basılan kitapları kaynak göstererek “inanıyor musun” sorusunu yönelten bir vatandaşın, hakaret, saygısızlık, aşağılama gerekçeleriyle haksız yere linçlenmesine ve adli işlem yapılmasına bazı müslüman araştırmacılar, tepki göstererek karşı çıkarken, ana muhalefetten ses çıkmaması ise dikkatleri çekti.
İslam İlahıyatı üzerine çalışmalar yapan ve antikapitalist müslüman olarak kendini tanımlayan İhsan Eliaçık, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a tepki gösteren ilk isimlerden oldu.
“Cevap verin, kaynağı sorgulayın, tebliğ yapın. Yakalama emri nedir? Linç niye?”  sözleriyle durumu eleştiren Eliaçık, “Aşağıdaki ayetler Kur’an’da inanç, düşünce ve ifade özgürlüğünün teminatıdır. Medeni kanunlardan bile ileridedir. İnkar ve alay özgürlüğü bile vardır. Baskı, zorbalık ve hele de cezai yaptırım uygulayamazsınız en fazla olay mahallini terkederseniz...
“Dileyen iman etsin dileyen inkâr etsin” (Kehf 29).
“Sen insanlar üzerinde bekçi (En’am 107), vekil (Şura; 6), zorba (Ğaşiye 22) değilsin”
“Allah’ın ayetleriyle inkar ve alay edenlerin konuyu değiştirmezlerse yanlarında oturmayın” (Nisa 140)” paylaşımında bulundu.
 CHP’nin gençlik kolları  açıklamada bulunurken, CHP’nin üst düzey isimleri ve  Genel Başkan Özgür Özel’in sessiz kalmasına ilişkin  sitem eden Tema,  güvenliğinin ve haklarının korunamayacağı gerekçesiyle de ülkeyi terk etti...
Halkı gerçekten kin ve düşmanlığa teşvik edip, dezenformasyonla algı oluşturan, cevap vermek yerine haksızca linç edenler, anayasaya aykırı davranarak suç işleyenler ise ülke sınırları içerisinde, haklarında işlem yapılmadan yaşamlarına devam ediyor... Kanunlar ve adalet,  herkese aynı şekilde, her kesimde ki görüşleri ayırmadan uygulandığında, toplumsal huzur ve adalet sağlanabilir...